20.11.13

Korku Seansi/ The Conjuring




Korku filmlerinin aniden calan bangir bangir muziklerle izleyenleri yerinden ziplatmasi adettendir. Mekan olarak secilen ve daima issiz yerlerde bulunan devasa evler hep perilidir. Makyaj ve bilgisayar hileleri ile yaratilmis korkutucu hayaletler, gecmiste aci seyler yasamis ve ruhu arafta kalmis insanlara aittir. Genellemeler bir kac korku filmi izleyen herkese asina gelse de onlarin olmasi bir filmi siradan yada vasat yapmayabilir. Hele de film gercek bir hikayeden uyarlandiysa...


Size bahsedecegim “The Conjuring” tam olarak boyle bir film. Pek cok gerilim-korku filmi klisesine yer vermesine ragmen beklentileri fazlasiyla karsiliyor. Hem kullanilan isik ve yaratilan ortam, hem de muzikler ve oyunculuklar sasirtici derecede iyi.




Filmin yonetmeni ozellikle “Saw/Testere” ve basarili seri “Insidous” ile tanidigimiz James Wan. 36 yasindaki genc yonetmen kendine bu alanda gercekten iyi bir kariyer insaa ediyor. Bakalim hic bitmeyecek gibi gorunen “Fast and Furious” serisinin 7. filmine kendinden bir seyler katabilecek mi?


Filmin Yonetmeni James Wan

Sehrin pahaliligindan, gurultusunden ve oradaki evlerinin kucuklugunden kacip geldiklerini tahmin ettigimiz kalabalik ve sevimli aile buyuk umutlar ile tum paralarini issiz bir yerde bulduklari, buyuk ve eski bir eve yatirirlar. Sadik ve tatli kopekleri eve girmeyi ilk gunden kabul etmez ve sabah uyandiklarinda onu olu bulurlar. Cocuklarin uyuma sorunlari, nereden geldigini cozemedikleri sesler, kokular, evin onunde olu bulduklari kuslar ve ardarda yasanan garip olaylar derken aile yeni evlerinde bir sorun oldugundan suphelenmeye baslar. Evin babasi Roger'in (Ron Livingston) evde olmadigi bir gece bes cocuk annesi Carolyn'in (Lili Taylor) basina olmadik isler gelir ve epey korkan Carolyn, evin sorununu anlar. Bunun uzerine paranormal olaylar uzerine arastirmalar yapan ve seytan cikarma, evleri kotu ruhlardan arindirma ile ilgili seminerler duzenleyen Lorraine ve Ed Warren ciftinden yardim istemeye gider. Lorraine (Vera Farmiga) ruhlari hissedebilen hatta gorebilen biriyken esi Ed (Patrick Wilson) daha cok isin bilimsel ve dini yani ile ilgilenmektedir. Peki kendileri de sorunlar icinde olan, mesleklerine saygi duyulmadigini hisseden, kizlarini ve birbirlerini korumaya calisan bu cift kalabalik ailemizi kurtarabilir mi?


Kalabalik ve Mutlu Perron Ailesi

Beni filme en cok baglayan ve olacaklara karsi ciddi merak duymami saglayan da Lorraine ve Ed karakterleri oldu. Mukemmel oyuncular tarafindan oynandigi yada gercek hayattan karakterler oldugu icin mi bilmiyorum ama onlar gercekten filmin en guclu yanlari. Birbirine muthis yakisan bir cift olmuslar ve filmi surukleyici kilmislar.

Lorraine - Ed Warren

Ayrica filmde yaratilan retro havanin gerek kiyafetler gerekse dekorlar ile cok basarili yansitildigini dusunuyorum. Ikinci sefer sirf bu gozle filmi izlemek gerekiyor diyebilirim hatta, gerilip korkmadan. Filmde pek coklari gibi benim de abartili buldugum ise katoliklige olan abartili gondermeler. Seytan cikarma konusuna girildigi zaman bu gondermelerin sart oldugunu anlamakla beraber en azindan ailenin bu kadar cok cocugu olmasaydi diye dusunmeden edemedim. 


Seytan Cikarma Ayini

Gerci tum cocuklar o kadar tatliydi ki anlayisla da karsiladim. Ozellikle daha once Twilight serisinde rol almis, 13 yasinda bir melek olan Mackenzie Foy dikkate sayandi. Ileride cok basarili bir oyuncu olacagina eminim.


Ailenin Guzel Kizi - Mackenzie Foy


Sizi iyice korkutacak, yerinizden defalarca ziplatacak, kliseler ile bezeli ama ayni zamanda merak uyandirici ve sapka cikartacaginiz kalitede oyunculuklarla dolu bir film gormek isterseniz mutlaka bir sans verin derim.




Hiç yorum yok: